Pazar, Kasım 28, 2010

Doğal Alabalıklar ve Avcılığı

Doğal Alabalıklar ve Avcılığı


Alabalık....

Peşinden en çok koştuğum, çektiğim zahmetin karşılığını en fazla aldığım, ama en az yediğim balık...

Benekleri güzel, kendi güzel, yaşadığı yerler güzel, güzeller güzeli bu balıkla çocukluğumda tanıştım.

Akrabalarımıza yazın hasata yardıma gittiğimizde ben derelerde onun peşine koşardım. Koşardım ya, herkes bana "dere sularında oynayan çocuk" gözüyle bakar, balık avladığıma inanmazdı.


Cuma, Kasım 26, 2010

Zıpkını Kolay Kurmak


Zıpkını Kolay Kurmak

Özellikle yeni başlayan arkadaşlarımızın çok zorlandığı bir konuda zıpkın kurmaktır. Zıpkın kurarken harcadığımız eforun en aza inmesi yorulma, üşüme gibi faktörlerinde azalmasını sağlar.Lastik kurarken en önemli şeylerden biri hızlı ama dikkatli hareket etmektir.

İlk başlarda kullandığımız 60-75 cm zıpkınlardan sonra 100 cm ve üzeri zıpkınlarda kol boyumuz aynı anda lastiğin sağ ve sol kısımlarını yakalamaya yetmez. Bunun için aşağıda resimlerle anlatacağım tekniği kullanırız.

Lastik kurmaya geçmeden önce lastik kurarken eldiven kullanmamızın çok önemli olduğunu bir daha hatırlayalım. Lastik kurarken oluşacak terslikler veya lastik patlaması dediğimiz kopmalarda elimizi tatsız olaylardan korur ve günümüzün hatta uzun zaman duyacağımız acıların olmasını önler.

Dikkat edilecek bir diğer konuda kullandığımız lastiğin dalışa elverişli olup olmadığının kontrolüdür. Üzerinde hasar olmuş veya çatlamaya başlamış lastik hem ömrü kısa hem de atışlarımızın yumuşak ve menzilsiz olmasına neden olacaktır.

Gelelim 100 cm ve üzeri zıpkınlar için zıpkını kurma tekniğine.

1. resimde görüleceği gibi öncelikle belimizi içe doğru kırarak zıpkına yetişmemizi sağlayacak kol boyumuzu uzatmalı sağ elimizle dipçiğin dibinden ve sol elimizle lastiğin sol kısmını sıkıca kavramalıyız.



Sağ elimizle kavradığımız dipçiği kendimizden ileri doğru iterek göğüs bölgemize getirmeliyiz.



Dipçik göğsümüze yerleştiği anda boşa çıkacak sağ elimizle lastiğin sağ kısmını yakalayıp hızlı hareketlerle şişin 1. çentiğine hızlı bir şekilde çekmeliyiz. Bunu hızlı yapmamız önemlidir çünkü sol eldeki lastik dipçik göğsümüze konduğu an el, kol ve göğsümüze baskı yapacak duruma gelir.



Son olarak 1. çentiğe çekilen lastiği istersek 2. çentiğe germeliyiz.

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ -1- Elbise,Çoraplar ve Eldivenler

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ -1- Elbise,Çoraplar ve Eldivenler

Merhaba Sevgili Dostlar.
Bu başlık altında hep birlikte su altı avcılığı için gerekli olan malzemelere değineceğiz.Her şeyde olduğu gibi su altı avı malzemelerinde de dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır.Suyun içerisinde uzun bir süre kaldığımızı düşünürsek kullanacağımız elbise vücut ısısının mümkün olduğu kadar korunmasına yardımcı olmalıdır.Özellikle kış aylarında yapılan dalışlarda vücut ısısını korumak çok önemlidir.Bunun için seçeceğimiz elbisenin bedenimize tam olarak oturmasına ve malzeme kalitesine dikkat etmemiz gerekecektir.Aynı zamanda su altı avcılığında kullanılan diğer bütün malzemelerin av kalitesine büyük etkisi bulunmaktadır.Denize girdiğiniz zaman malzemelerinizden kaynaklanan rahatsızlıklar av konsantrasyonunuzu düşürür ve iyi bir av gerçekleştirmeniz çok zor olur.Malzemelerin yaratacağı bu sorunlara alt başlıklarda değineceğim.
Bu işe yeni başlayan birçok insan yanlış malzeme seçiminden dolayı bu sporu daha başlamadan bırakmaktadır.Malzemelerinizi iyi seçip ağırlık hesaplamalarınızı iyi bir şekilde yaptığınızda her şey yolunda gidecek ve bu işten zevk almaya başlayacaksınız.
Kısacası yanlış seçilen malzemeler şu olumsuzluklara yol açar:
1)Erken üşüme
2)Konsantrasyon bozukluğu
3)Nefes tutamama
4)Malzemelerin çabuk deforme olması
5)Av kalitesinin düşmesi
6)İstenmeyen kazaların yaşanması

ELBİSE

Piyasada farklı firmaların dalgıçlar için ürettikleri farklı özelliklere sahip değişik kalitede,boy ve ebatta elbiseler mevcuttur.Fermuarlı elbiselerin genellikle dış kısmında olduğu gibi iç kısmı da jarsedir ve dalgıç’a giyim açısından kolaylık sağlarlar.Bu elbiseler tek parça olabildiği gibi iki ve ya üç parçada olabilir. Genellikle tüplü dalış yapanların tercih ettiği bu elbiseler su altı avcılığında pek tercih edilmezler.Bunun sebebi ise ,bu tarz elbiselerin iç kısmı açık hücre olarak imal edilen elbiselere göre vücut ısısını uzun süre koruyamamalarıdır. Tüplü dalış yapanların bir su altı avcısına göre denizde daha az bir süreyle kalmaları giyim kolaylığı açısından da bu elbiselere yönelmelerine sebeptir.Genellikle su altı avcılarının tercih ettiği elbiseler dış yüzeyleri jarse ve ya çıplak(smooth skin) ,iç yüzeyleri ise açık hücre(open cell) olan elbiselerdir.

Dış Yüzeyi Jarse Elbise

Bu elbiseler pantolon ve jaket olmak üzere iki parçadan oluşurlar. Pantolon kısmı bahçıvan tipi elbiselerde mevcuttur fakat giyim zorluğu sebebiyle bu modellerde fazla rağbet görmemektedir.Smooth skin dediğimiz dış yüzeyi sertleştirilmiş çıplak neo¤¤¤n elbiseler ise işçiliklerinin zor olması sebebiyle diğer elbiselere göre fiyat açısından daha pahalıdırlar.Bu tip elbiselerin göze çarpan özelliği sudan çıktığınızda çabuk kurumalarıdır.Bot ve ya tekne gibi araçlarıyla sürekli yer değiştirerek avlanan uzman avcılar için çabuk kuruması bakımından tercih edilen bir elbisedir.Uzmanlık isteyen tarafı ise kolay yırtılabilme özelliğine sahip olmalarıdır.Su altındaki taşlık dip yapısının çok fazla engebeli ve keskin olması en ufak bir hatada elbisenin yırtılmasına sebep olacaktır.Su altı avcılığına yeni başlayanların bu tür elbiseleri tercih etmemeleri gerekir.Çok büyük bir oranda av kalitesine etki etmese de bu tarz elbiselerin sürtünme etkisinin daha az olması jarselere göre avcıya biraz daha rahatlık sağlayacaktır.Smoot skinlerin esneklik özellikleri de uzman avcılar için bu elbiseyi cazip kılmaktadır.

Smooth Skin Elbise

Dış yüzeyi jarse elbiseleri seçerken dış kısımda kaplama amaçlı kullanılan kumaşın kalınlığı ve kalitesi de göz önünde bulundurmamız gereken bir durumdur.Bu kaplama kumaş çok kalın ve sert olduğu takdirde esnekliği azalacak ve bizim rahat hareket etmemize engel olacaktır.Fazladan tükettiğimiz enerji ise çabuk yorulmamıza ve iyi nefes tutamamamıza sebep olacaktır.Firmaların esnekliği arttırmak için kullandıkları lycra’lı kumaşlar diğerlerine göre avcıya daha çok rahatlık imkanı tanımaktadır.

Dikkat etmemiz gereken diğer bir husus elbisede kullanılan neo¤¤¤nin kalitesidir.Neo¤¤¤nin kalitesi elbisenin fiyatına etki eden önemli bir unsurdur.Neo¤¤¤n bir tür suni (sentetik)kauçuk malzemedir.Önemli ölçüde ısı yalıtımı sağladığı için dalgıç elbiselerinde kullanılır.Yapılışı esnasında içine hava kabarcıkları verilir ve bu şekilde şekillendirilirler.Neo¤¤¤nin kalitesi bu noktada ortaya çıkmaktadır.İçine ne kadar az hava kabarcığı verildiyse o kadar kaliteli ve dayanıklı olacaktır.Dünyada kaliteli neo¤¤¤n üreten belli firmalar vardır ve bu neo¤¤¤nler kaliteli diye tabir ettiğimiz bir çok elbisede kullanılmaktadır.Ama şuna da aldanmamak gerekiyor;en pahalı elbise en kaliteli elbisedir diye bir husus yoktur.Aynı marka neo¤¤¤ni kullanan ama daha ekonomik olan elbiselerde mevcuttur..Neo¤¤¤nin içerisine sıkılan hava kabarcıklarının az olması (başka bir tabirle yoğun olması) elbisenin sürekli giyileceği için çabuk ezilmemesini ve daha uzun ömürlü olmasını sağlar.Elinizle farklı farklı elbiseleri tuttuğunuzda bu farkı anlayabilirsiniz.Bu farkı elbisenin ağırlığından da anlamak mümkündür.Ağır olan elbiseler hafif olanlara göre daha iyidir diyebiliriz çünkü neo¤¤¤n yoğunlukları daha fazladır.Ayrıca yoğunluğu fazla olan neo¤¤¤n için kullanacağımız ağırlığı azaltmak bize ekstra bir konfor sağlayacaktır.İçinde hava kabarcığı ne kadar az olursa suda batması da o kadar kolaylaşacaktır.Ağırlıktan tasarruf etmek vücut sağlığımız açısından da çok önemlidir.Bu yüzdendir ki bir çok arkadaşımız bel,omuz ve sırt ağrısı çekmektedir.Bu konuya ayrıca dalış ağırlıkları bölümünde değineceğim.
Konfor açısından çok kaliteli seçilen bir elbise bile vücudumuza tam olarak oturmadığı takdirde sorun olarak karşımıza çıkacaktır.Üzerimize bol gelen ve ya vücudumuzun herhangi bir bölümünde boşluk oluşturan elbiseler suyun elbise ile vücut arasında dolaşımına engel olamayacağı için çabuk üşümemize neden olacaktır.Bu nedenle alacağımız elbisenin vücudumuza tam olarak oturması gerekiyor.Elbise vücudumuza ne bol gelmeli nede gereğinden fazla sıkmalıdır.Vücudumuzu fazla sıkarsa rahatsız oluruz ve aynı zamanda iyi nefes tutamayız.Eğer imkanımız varsa elbiseyi mutlaka denememiz gerekiyor.Peki bu deneme nasıl olacak;Neo¤¤¤n malzemeyi ıslatmadan vücudumuz üzerinde kaydırmamız mümkün değildir.Satış yerinde yeni elbiseyi de ıslatıp giyemeyeceğimize göre dış yüzeyi jarse elbiseyi ters çevirip öyle deneyeceğiz.
.
Elbiselerin her ne kadar standart beden ölçüleri bulunsa da farklı firmaların beden kesimleri aynı olmayabiliyor.Örneğin siz (m) beden giyiyorsanız denediğiniz bir marka üzerinize tam olarak otururken farklı marka bir elbisenin aynı bedeni üzerinize tam olarak oturmayabiliyor.Her ne kadar beden kesimleri arasında ufak farklılıklar olsa da aşağıdaki tablo bize hangi beden elbiseyi almamız gerektiğinde yardımcı olacaktır.Eğer elbise üzerimize tam olarak oturmuyorsa farklı markaları deneme yoluna gideceğiz ya da tam bedenimize göre özel bir elbise yaptıracağız.(Eğer yaz ağırlıklı dalıyorsak ufak tefek beden farklılıkları fazla sorun olmayacaktır)



Unutmamalı ki bu değerler markadan markaya değişebilmektedir.Elbise alırken satıcıdan baktığımız markanın beden tablosunu isteyebiliriz.Bu tabloları incelemeden ve ya satıcının sözüne güvenerek bakmadan aldığınız elbise size sonradan pişmanlık yaratabilir.Sonradan başımız ağrıyacağına işi baştan sıkı tutalım.
Elbiselerle ilgili birde renklerinden bahsetmek istiyorum.Siyah,gri,karışık mavi ve yeşil tonları,kırmızılı,turunculu,karışık renkli,askeri kamuflaj gibi birçok desende elbiseler görmekteyiz.Elbiselerde kullanılan bu tonlar avcı için bir avantaj sağlamaktadır ama bunların hiçbirisi kamuflaj sanatı için tek başına yeterli değildir.Ayrıca tezgahta gördüğümüz renkler derinlik arttıkça değişecektir.Lycralı kumaşlar ıslandığında da aynı rengi koruma özelliğine sahiptir.Diğer kumaşlar ıslandığında renkleri koyulaşır.Örneğin yeşil elbise siyaha yakın bir hal alır. Bu konuda birçok farklı fikir olsa da sığ ve eriştelik bölgeler için yeşil tonlar,10 metreye kadar kayalık bölgeler için karışık tonlar,10 metre ve altı için turunculu karışık renkler bize kamuflaj konusunda yardımcı olacaktır.Su altında amaç sizi merak edip üzerinize gelen balığa oldukça küçük hacimli gözükmektir.Elbisemize güvenip kendimizi ulu orta gösterirsek hangi kamuflaj olursa olsun balık bizden ürküp kaçacaktır. Kamuflaj konusuna daha sonraki yazılarımda genel olarak değineceğim.
Gelelim elbiselerin kalınlıklarına.Avlandığınız bölgedeki su sıcaklıklarına göre ve ya mevsime göre farklı kalınlıklarda elbiseler seçmek mümkün.Ege ve Akdeniz için en ideal kalınlık 5 mm dir.Özellikle Ege’de yaşayan avcılar kış aylarında jaket altına yelek alarak üşüme sorununu daha aza indirebilirler.Yaz aylarında 2 ve ya 3 mm elbiselerde kullanmak mümkündür.Ancak yaz aylarında da zaman zaman soğuk su akıntıları erken üşümeye sebep olabilmektedir.Karadeniz’de yaşayan avcılar için 7mm ve üzeri elbiseler daha idealdir diyebiliriz.7mm elbiseler her ne kadar daha fazla ağırlık kullanımı gerektirse de Karadeniz suyunun tuzluluk oranının Ege ve Akdeniz’e göre daha düşük olması bölgede yaşayanlar için küçükte olsa bir avantajdır.



ÇORAPLAR

Elbisede olduğu gibi çorap konusunda da karşımıza bir çok seçenek çıkmaktadır.Sizi yormayacak ve üşütmeyecek en uygun çorabı seçmelisiniz.Piyasada 2mm,3mm,5mm gibi farklı kalınlıklarda,boylarda ve desenlerde çoraplar bulunmaktadır.Çorabın deseni sadece zevke hitap eder av için herhangi bir artısı yoktur.Çünkü çorabın %90’ı paletle pantolon içinde kalmaktadır.Ayrıca ayakkabı tipindeki çoraplarda su altı avcılığı için uygun değildir.Alacağımız çorap yine alt kısmı yırtılmalara karşı koruma tabakası bulunan çoraplar olmalıdır.Şimdi çorap yapılarına bir göz atalım;Çorapların dış kısmı jarsedir.Yarı smooth olanlarda vardır.Asıl önemli olan kısım iç kısımdır.İç kısmı smooth(sertleştirilmiş neo¤¤¤n),opencell(açık hücre neo¤¤¤n)ve jarse çoraplar mevcuttur.Bunların en kullanışlısı kuru olarak giyilebilen ve ayakta kayma yapmayan içi jarse çoraplardır.Islatmadan giyilebildiği için kolaylık da sağlarlar.İç kısmı açık hücre olan çoraplar ıslatarak giyildiği için hem kayma yapar hem de palet hareketi esnasında ses çıkarırlar.


Çorap seçerken dikkat edeceğimiz diğer bir husus çarabın ayağımızı sıkmamasıdır.Ayağımızı sıkan çorap daha çabuk üşümemize yol açacak aynı zamanda bizi rahatsız edecektir.Çorap kalınlığına baktığımızda 5 mm çoraplar üşütmemesi açısından tercih ediliyorlar fakat 5mm çoraplar ilk kullanım aşamalarında avcıya dayanılmaz ayak krampları yaşatabiliyor.Bu rahatsızlıkları yaşamak istemiyorum diyenler için en ideali 3mm lik bir çoraptır.Ayağı fazla sıkmayacak şekilde tercih edilen 3 mm lik bir çorap kışında çok rahat işimizi görecektir.

ELDİVENLER

Eldivenler ellerimizin yaralanmasını ve üşümesini engellemek için kullanılırlar.Bu yüzden eldiven konusuna gereken önemi vermemiz gerekiyor.Alacağımız eldivenin sağlam ve esnek olması gerekir.İç kısmında kaymayı engelleyici takviye parçası olan eldivenler daha avantajlıdır.Vurduğunuz balığı kavramada önemli rol üstlenirler.Daha da önemlisi tüfek lastiklerini gererken kaymayı önlerler. Eldiveniniz bileğinizi örtecek kadar uzun olmalıdır.İç kısmı opencell olan eldivenleri pek tavsiye etmiyorum.Çünkü ıslatılarak giyildiği için lastik gererken kaymaya sebep olup istenmeyen kazalara sebep olabilir.


Bir sonraki başlığımızda dalış ağırlıkları ve kemerlerine göz atacağız.Şimdilik hoşçakalın.

O.Alpay ZİYANSIZ

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ-2- Dalış Ağırlıkları ve Kemeri

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ-2- Dalış Ağırlıkları ve Kemeri

DALIŞ AĞIRLIKLARI ve KEMERİ

İlk önce, niçin dalış ağırlığı kullanıyoruz bundan bahsetmek gerekir diye düşünüyorum.Elbiseler başlığında, kullandığımız elbiselerin neo¤¤¤n malzemeden yapıldığını ve neo¤¤¤nin içerisinde hava kabarcıkları olduğundan bahsetmiştik.Yani elbisemiz, içindeki hava kabarcıkları sebebiyle bir tür şamandıra görevi görecektir.Suyun kaldırma kuvvetini ortadan kaldırmak için kurşundan imal edilen dalış ağırlıklarını kullanacağız.

Kullanılacak ağırlık miktarı ise sahip olduğumuz kütlemizin,kas ve kemik yapımızın,ciğer kapasitemizin durumuna göre,dalış yapılacak derinliğe göre, elbisemizin neo¤¤¤n kalitesine göre, hatta yaşadığımız bölgeye göre değişiklik gerektirecektir.Mesela 65 kg ağırlığındaki bir insanla 95 kg olan bir insanın kullanacağı ağırlıklar bir olmayacaktır.Aşağıdaki tabloya bakarak az çok hangi ağırlığı kullanmanız gerektiğini görebilirsiniz.






Unutmamalıdır ki bu tablolardaki verilen ağırlıklar yukarıda belirttiğim durumlara göre değişiklik gösterebilmektedir.Mesela kışın üşümemek için içimize giyeceğimiz 2 veya 3 mm lik bir dalış yeleği de bu hesapların değişmesine yol açar.Bahsedilen durumların haricinde başka bir durum daha vardır.Islatarak giydiğimiz elbise ile vücudumuz arasında hava boşlukları oluşur.Bu havayı dışarı atamazsak kullandığımız ağırlık yine yetersiz kalır.Bu havayı suya ilk girdiğimizde belli hareketleri uygulayarak atmamız gerekir.Kullanmamız gereken ağırlık miktarını tam ve doğru ayarlamamızın en iyi yolu deneme yanılmadır.Yanımıza aldığımız yedek ağırlıklarla avlandığımız derinliğe göre ağırlığı kemerimize ekleriz ve ya çıkartırız.Böylece kendimize en uygun ağırlığı ayarlamış oluruz.

Üzeri Plastik Kaplı Kurşun Ağırlık

Suya elbise ve ağırlıklarımızla birlikte gireriz.Ciğerlerimizi doldurup nefesimizi tutarız.Eğer buna rağmen batıyorsak ağırlığımız negatif yani fazladır.Nefesimizi tuttuğumuzda suyun üstünde kalıp nefesimizi verdiğimizde hafifçe batıyorsak ağırlığımız sığ sularda avlanmak için mükemmel olmuş demektir.Fakat daha derin sular için farklı ağırlıklar kullanmamız gerekecektir.Derine indikçe suyun kaldırma kuvveti azalacağı için daha az ağırlık kullanmak durumunda kalacağız.. Sığ suda kullandığımız ağırlıkla 15 metrelere inmeye kalkarsak, 5 metrelerden sonra suyun kaldırma kuvveti azalacağı için hızımız gittikçe artar ve dibe çakılma tehlikesiyle karşı karşıya kalınabilir.Ayrıca bu ağırlıkla tekrar yukarı çıkabilmek için kuvvetli palet sallamanız gerekir ki bu da oksijeninizin daha erken tükenmesine yol açar.Yukarıya çıkabilecek yeterli oksijeninizin kalmaması sığ su bayılması demektir.Bu da avcının ve avın sonu olabilir.Gereğinden fazla ağırlık kullanmak çok tehlikelidir.Bu konuya çok dikkat etmek gerekiyor.
Bir de değişken ağırlık hususu vardır.Derin avlarda kullanılan bir yöntemdir.Şu an da konumuz olmasa da bir uyarıda bulunmak istiyorum.Derin sularda avlanmak(15-40 metreler) büyük dikkat ve tecrübe gerektiren bir branştır.10 -20 dalış sonrasında bu iş tamam deyip yeterli bilgi ve tecrübeyi edinmeden derin sulara yönelmek sizi geri dönüşü olmayan bir yola sürükleyebilir.Evde bekleyenlerimizin ve sevdiklerimizin olduğunu düşünerek onları üzmemek ve eve sağ salim dönebilmek işin basamakları teker teker çıkmamız çok önemli.Derin su avcılığı kademe kademe artırılan ve zaman isteyen bir branştır. Bu uyarıyı da yaptıktan sonra kaldığımız yerden devam edelim.Değişken ağırlık anlayacağınız gibi avcılıkta ve derinlik bilinci konusunda belli tecrübeye ulaşmış avcıların kullandığı bir yöntemdir.Derin suya inmek için yukarıda verdiğim tablolardan da anlaşılacağı üzere ağırlığımızı azaltmamız gerekiyor.Belimizde ki ağırlığın az olması bizi satıhta fazlasıyla pozitif yüzerlik konumunda tutacaktır.Dolayısıyla dalışa başlangıç aşamasında ilk metreleri geçebilmek için kuvvetli palet darbeleri gerekecektir.Bu da oksijenimizin daha çabuk tükenmesi anlamına gelir.Bu durumda problemi ortadan kaldırmak için değişken ağırlık kullanacağız.Elimizde taşıyacağımız ve ya belimizdeki kemere sıkıştıracağımız 2-3 kg(tek parça) fazladan bir ağırlıkla ilk metreleri kolayca aşacağız.Birkaç metre indikten sonra ağırlığın fazla olmasından dolayı palet sallamadan akmaya başlayacağız. Aşağıya indiğimizde ise ağırlığı elimizden bırakacağız ve nötr bir yüzerlikle avımızı sürdüreceğiz.Belimizdeki ağırlığı tabloda verilen değerlerden 1-2 kg aşağıda tutabiliriz. Bu tekniği uyguladığımızda yukarı çıkarken de belimizdeki ağırlık az olacağı için bir iki palet darbesinden sonra palet sallamayı keserek kolayca yukarıya çıkmış olacağız. Peki dipte bıraktığımız ağırlık ne olacak?.Elbette orada bırakmayacağız.Değişken ağırlığı şu şekilde hazırlamamız gerekiyor:Bir şamandıra ve suda batmayan 20-30 m ip alıyoruz.Su da batmayan bir makara alıp ipi makaraya sarabilirsiniz.Siz aşağı inerken makara kendiliğinden açılacaktır.İpi şamandıra ile kullanacağımız ağırlığa bağlayarak ağırlığı dipte bıraktığımız yerden yukarıya kolayca çekebiliriz.Ağırlığın dipte bırakma esnasında ses çıkarmamasını istiyorsanız yumaşak bir malzemeyle kaplayabilirsiniz.

Şimdi gelelim kemerimize.Örgü kemerler her ne kadar sağlam olsalar da esneme özellikleri olmadığı için pek kullanışlı değillerdir.

Nefesimizi tutarken karın bölgemizi de şişireceğimiz için kemerimizin esneme özelliğinin olması gerekir.Bunun için kauçuk ve ya suni kauçuktan imal edilen kemerleri tercih etmek daha avantaj sağlar.Bu kemerlerin incelik ve genişlikleri de esneme durumlarına etki eder ama ince kemerler daha çok derin dalışlarda kullanılan kemerlerdir.Yani ince ve genişliği az olan bir kemere fazla ağırlık yüklerseniz belinizde sağlam durmayarak oynama yapacaktır. Kauçuk kemerlerde ağırlıkların sağa ve sola doğru kayma yapmaması da ekstra bir konfor sağlar.Suda dengeli durabilmemiz için ağırlıklarımızı kemer üzerinde simetrik bir şekilde yerleştirmemiz gerekiyor yoksa düz bir şekilde duramayız ve ağırlığın fazla olduğu tarafa doğru dönerek dengemizi kaybederiz.Örneğin dört tane iki kilogramlık,bir tane bir kilogramlık kurşundan bel ağırlığı hazırlayacağız.Bir kilogramlık olan ağırlığı ortaya alırsak daha iyi bir denge oluşturmuş oluruz.
 

Ayrıca kemerlerde kullanılan tokalara da dikkat etmemiz gerekiyor.Özellikle plastik tokalardan uzak durmalıyz.Avlanırken kırılan bir toka avınızın sona ermesine sebep olur. Bu da çok sinir bozucu bir durumdur. Kemer konusunda dikkat etmeniz gereken başka durumlar da vardır.Su altında çapariz olma,ağa takılma vb gibi durumlarda problemi birkaç saniye içinde halledemediğiniz taktirde ilk yapmanız gereken kemerinizden kurtulmaktır.Bunun için tek hamlede tokayı açıp kemerden kurtulmanız gerekiyor.Eğer tokanız kıstırmalı toka ise tokayı hemen açarsınız.Kıstırmalı toka tercih edecekseniz tokayı kapattığınızda kemeri iki taraflı kuvvetlice asılarak kayma yapmadığından emin olun.Tam kapanmayan tokaları almayın.Tokanız genellikle pantolonlarımızda kullandığınız deliklere geçirilen marsilya toka ise tokanın kemere sıkıştırılan yerinin sağlamlığını aynı şekilde kontrol etmemiz iyi olacaktır.Bunun haricinde kemerlerde kullanılan farklı tipte tokalara da rastlamak mümkün oluyor.Bahsettiğim iki tip tokadan birini tercih etmek kullanım kolaylığı açısından daha iyi olur diye düşünüyorum.

Sırt ve Bilek Ağırlıkları:Sırt ve bilek ağırlıkları bel ağırlığıyla birlikte kullanılan yardımcı ve ya alternatif ağırlıklardır.Denge açısından bel ağırlığıyla birlikte kullanılmaları daha doğrudur.

Sığ sularda,kara kıyı avlarında çok iyi sonuçlar verir, sebebi de şudur; Bel ağırlığının etki alanı adı üzerinde bel bölgesindedir.Dolayısıyla baş,omuz ve bacak bölgelerinde yüzerlik problemi devam etmektedir.Derin dalışlarda;ilk dalış anında, özellikle baş,sırt ve omuz kısmındaki yüzerliliğin sebep olacağı kaldırma kuvvetine karşı koyabilmek için ördek dalışı yaparız.Yani baş ve sırt bölgesini birden aşağıya doğru vererek(ters L şeklini düşünün) belimizdeki ağırlığın vücudun üst bölgelerine dikey etkisinden faydalanmış oluruz.Bu hareket ilk metreleri geçebilmemiz için önemlidir.Konumuz olmadığı için detayına inmeyeceğim.Ördek dalışını boyumuzu aşmayan yerlerde yapmamız olanaksızdır,boyumuzu az aşan yerlerde ise yapmamız çok tehlikelidir.İki metre suda ördek dalışı yaparsanız,yatay konuma geçmek için belinizi gereğinden fazla kıvırmak zorunda kalırsınız,buda istenmedik sakatlanmalara sebep verebilir.İşte sığ sularda bu problemi ortadan kaldırmak için sırt ağırlığı kullanıyoruz.


Sırt ağırlıkları için imal edilmiş yelekler mevcuttur.Yeleklerin sırt kısmında cepler bulunur.Bu ceplere kurşun külçelerini yerleştirerek sırt ağırlığımızı hazırlamış oluruz..Aynı şekilde ayak bileklerimize de takılacak yarımşar kiloluk ağırlıklar dipte bacaklarımızın da yukarıya doğru hareket etmelerini önleyecektir. Bu malzemeleri satın alabileceğiniz gibi örneklerine bakarak kendinizde tasarlayabilirsiniz.
Bir sonraki konumuz maske,şnorkel ve paletler.
Saygılarımla…

O.Alpay ZİYANSIZ

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ-4-Su Altı Tüfekleri (Zıpkın)

SU ALTI AVCILIĞI İÇİN MALZEME SEÇİMİ-4-Su Altı Tüfekleri (Zıpkın)

SUALTI TÜFEĞİ (ZIPKIN) 

Su altı tüfeği avımızı ele geçirmek için kullandığımız en önemli aracımızdır.Tüfeğin kalitesi avın kalitesine direk etki eder.Tüfeğin kalitesi derken, üzerinde bulunan tüm donanımın birbiriyle uyumlu bir şekilde çalışmasından bahsediyorum.Tüfekleri iki şekilde inceleyeceğiz.Su altı avcılarının genellikle tercih ettiği lastikli tüfekler ve havalı tüfekler.

1)Lastikli Tüfekler

Lastikli tüfeklerde çalışma ¤¤¤nsibi basittir.Gövde,kabza-tetik mekanizması ve kafa kısmı tüfeğin ana iskeletini oluşturur.Şiş,lastik,palamut,makara,ip ve misina ise hedefi isabet ettirmede ve elimize geçirmede direk rol oynayan değiştirilebilir diğer parçalardır.Tüfek konusunda çok farklı kombinasyonları bir araya getirmek belli bir tecrübenin ürünü olmalıdır yoksa piyasada kendini kanıtlamış markalar, sephiyesi ayarlanmış ve test edilmiş tüfeklerle bizlere çok güzel seçenekler sunmaktadır.Mağazaya gidip bir sualtı tüfeği almak istediğinizde seçim yapmak gerçekten çok zordur.Kafanızda bir marka olsa bile orada görmüş olduğunuz farklı özelliklere sahip tüfekler illaki dikkatinizi çekip kafanızı karıştıracaktır.Cebimizdeki paramız kısıtlıysa neredeyse o ana kadar temin ettiğimiz bütün malzemelerin fiyatlarına bedel olan ve ya aşan tüfek fiyatları sizi kara kara düşündürecektir. Bu işe yeni başlıyorsanız hiç dert etmeyin ve paranızı çok yüksek fiyatlı tüfeklere en azından bu işte bilgi sahibi olana kadar yatırmayın.Unutmayın pahalı tüfekler her zaman daha iyi atar diye bir husus yoktur.Avı vurduran lastik,şiş ve avcının kendisidir.Bu parçaları iyi ayarlarsanız ve tüfeğinizin dizaynında deforme durumlar yoksa her tüfekle başarılı olabilirsiniz.O yüzden markalara fazla takılmamanızı öneriyorum.
Tüfekler birden fazla parçadan oluştuğu için, her parçanın kendi aralarında, ava ve kullanıcıya sağlayacağı avantajları ve dezavantajları bilmemiz gerekiyor. Bir av bayisine gittiğiniz zaman aradığınız özellikleri tek bir tüfekte bulamayabilirsiniz. Bu sorunları halledebilmek için zamana ve tecrübeye ihtiyacınız olacak.Ben burada şu iyidir bu kötüdür demek istemiyorum çünkü sizin elinize oturmayan bir kabza ve ya gözünüze hoş gelmeyen bir kafa yapısı başka birisine çok rahat bir kullanım olanağı sunabilir.Size şöyle örnek vereyim; Zamanında satın aldığım x marka bir tüfeği defalarca kullanmama rağmen bir türlü randıman alamadım, atışlarımın çoğu boşa gitmişti.Şimdi o tüfekle kardeşim çok güzel avlar yapıyor.Yani tüfeğinizin üzerinde uyguladığınız lastik ve şiş kombinasyonları,tüfeğinizle geçirdiğiniz vakit ve uyum başarıyı getirecektir.Yapmak istediğiniz av tarzı tüfeğinizi oluşturan parçalarda exstra özellikler gerektirebilir.Derin sularda ve büyük avlarda daha uzun tüfeklere ve daha güçlü lastiklere ihtiyaç duyarsınız,bu durumda tüfeğin gövde sağlamlığı ve tetik mekanizmasının hassas ve emniyetli işlemesi gibi hususlar devreye girer. Bunların hepsi tüfeğin fiyatını arttıran özellikler demektir.İlk aşamada kıyılarda ve sığ sularda avlanacağımızı düşünürsek gereğinden fazla uzun,carbon gövdeli, kullanımı büyük titizlik isteyen ahşap gövdeli ve ya full ahşap tüfeklere ihtiyacımız olmayacaktır. Şimdi bu parçaların özelliklerine kısaca bir göz atalım.

Gövde
Gövdeler, özelliklerinden ötürü düz boru ve şiş kanallı olarak üretilirler.Şişin ana taşıyıcısı ve dengeleyicisi gövdedir.Düz borularda şiş sadece ,gövdenin orta kısmına monte edlmiş, uzunluğu 4-8 cm civarında şiş taşıma aparatına temas eder.

Tetik mekanizmasının boşalmasıyla birlikte lastik tarafından çekilen şiş her ne kadar sürtünme kuvvetinin az olmasından ötürü daha hızlı çıkış yapsa da, şiş taşıma aparatı şişin sadece bir bölümünü taşıdığı için hedefte küçük oranlı sapmalar meydana gelecektir.Şiş kanallı gövdelerde şiş gövdenin tamamına temas eder.ve sapma olayı en aza iner.Sürtünme kuvvetinin vereceği dez avantaj lastik gücü arttırılarak dengelenir.Düz borulara da sonradan şiş kanalı takılabilir ancak sağlamlık açısından şiş kanallı olarak şekillendirilen gövdeleri tercih etmek daha doğrudur.
 
Gövdeleri yapıları itibarıyla incelediğimizde ise,thermoplastik, alüminyumundan tutunda duralüminyum,karbon,fiber,titanyum gibi birden çok element ve metallerin alaşımından elde edilmiş gövdeler ortaya çıkmaktadır.Bunun yanında ahşap ve kabzayla birlikte komple ahşap,karbon-ahşap gövdeler de bulunmaktadır ve günümüzde oldukça yaygınlaşmıştır.
Thermoplastik,ısındıktan sonra sertleşen ve bir daha yumuşamayan maddelere verilen addır.Alüminyum ise dünya ekonomisinde önemli bir yeri olan yumuşaklığı ve hafifliğiyle bilinen,mat gümüşi renkte bir metaldir.Sağlamlık ön planda olmadığı için tercih edilmemesi gereken gövdelerdir.
Duralüminyum,alüminyumun bakır, mağnezyum ve mangan ile alaşımından elde edilir. Alüminyuma göre çok daha sağlamdır.Uzun ve güçlü lastiklerle kullanımında deformeler meydana gelebilir.Normal tüfek boyları için ideal ve ekonomik bir malzemedir.
Karbon, dünyada oldukça yaygın halde bulunan ametal kimyasal bir elementtir.Hem doğal halde hemde başka elementlerle bileşik halinde bulunabilir.En arı biçimleri elmas ve grafittir.Çok sert olma özelliğinin yanında kırılganlık özelliğide mevcuttur.Karbon gövdelerin sağlamlık özellikleri fiyatlarına da etki etmektedir.Uzun(100 ve üzeri) ve güçlü lastik kullanımı gerektiren tüfekler dışında gerekli görmüyorum.Karbon fiber ise,karbon atomlarının ve pan(poli akrilo nitril) bileşkesinden elde edilir.Bu olay birkaç işlem aşaması sonrasında gerçekleşir.Sonunda ortaya güçlü ve hafif bir malzeme ortaya çıkar.Karbon fiber gövdeler de sağlamlıkları nedeniyle ileri seviye avcıların tercih ettiği gövdelerdir.Maliyetleri yüksektir.
Titanyum,çelikten daha sağlam hafiflik bakımından alümünyumla kıyaslanabilecek,en yüksek korozyon dayanımına sahip bütün kimyasal etkilere karşı dirençli bir metaldir.Tüfek gövdelerinde de kullanılmaktadırlar.Yukarıda bahsettiğim gibi bu malzemeler tüfek gövdelerinde sağlamlığı ön plana çıkarırlar ama yeni ar-ge ürünleri olduğu için fiyatlarıda oldukça yüksektir.Önümüzdeki dönemde bu malzeme yapıların daha da çoğalacağını düşünüyorum.
Ahşap gövdeler,teak,sapelli,irroko,maun gibi ağaçlardan üretilebilirler.Bunlardan en uygunu suyla direk temas sağlasa bile kolay kolay deforme olmayan,bozulma,bükülme,şişme durumlarının en az yaşandığı teak ağacıdır.Başka hiçbir ağaç açık hava şartlarında taek ağacının performansına ulaşamaz.Az bulunan ve uzun sürede yetişen değerli bir ağaç olmasından ötürü metreküp fiyatı oldukça yüksek bir ağaçtır.Ahşap gövdelerin diğer tüfeklere nazaran oldukça avantajlı sayılabilecek özellikleri vardır.Diğer malzemelerden yapılan gövdelerin içleri boştur.İçlerine su almamaları için tapalarla desteklenirler.Bu bölgelerden su aldıkları taktirde sephiyeleri yani su içerisindeki dengeleri bozulur.Arada bir kontrol edilerek bu problemler giderilebilir.Ahşap gövdelerin ise içi tamamen dolu olduğu için böyle bir problemleri yoktur.Ayrıca bu özelliği üzerinde şiş yokken dahi ani bir şekilde su yüzeyine çıkma eğilimi göstermez.Metal tüfeklerin içerisine su girdiği takdirde üzerinde şiş olmasa da batacaktır.Derinliği fazla olan bir merada balık vurduğunuz zaman balık taş altına kaçabilir ve ya kendini taşlara dolayabilir.Bu durumda tüfeğinizde makara yoksa veya makaranın açılmasında bir problem çıkarsa tüfeği bırakmak durumunda kalırsınız.Balığın hangi taşın altında olduğunu bilmiyorsanız bu da tüfeğin ipini takip edeceğiniz anlamına gelir.Bu hareket için ekstra oksijen tüketirsiniz.Başka bir durum yaralanan balık ipi daha da çok karıştırabilir.Tüfeğin şişten kurtulduktan sonra yukarıya doğru yönelmesi gerekiyor.İp gergin olacağı için şişin yerini kolaylıkla tespit edebilirsiniz.Ahşap gövdelerin bir diğer özelliği ise yoğunluğundan ötürü lastiğin geri salınımından kaynaklanan tepmeleri ve atış anında tetik mekanizmasının bırakma anında çıkardığı sesi,şişin giderken gövdeye sürtünmesinden kaynaklanan sesi absorbe etmeleridir.Refleksleri çok iyi olan sinarit gibi balıklar için bu sesin mümkün olduğunca az çıkması oldukça avantaj sağlar.İçi boş metal tüfeklerde bu sesler problem olarak karşımıza çıkmaktadır.Ahşap gövdeler kabza ile birlikte de şekillendirilebilirler.Bu tarz olanlara full ahşap diyoruz.Eğer tüfeğinizi açık kafa tercih edecekseniz palamutunuz ip palamut olması gerekir.Metal palamutlar ahşapa zarar verir ve yaralanan bölgeler tüfeğin deforme olmasına sebep olur.Ahşap tüfek alacaksanız bilin ki ona bir bebek gibi bakmanız gerekiyor.Su altında kayalara sürterseniz hemen çizilirler.Üzerine koruma amaçlı olarak uygulanan epoksi zarar görür.Kayalık bölgelerde avlanıyorsanız bu durum kaçınılmaz gibidir.Zarar gören bölgelere tırnak cilası sürebilirsiniz fakat tüfeğinize her 6 ayda bir bakım yaptırın.Tüfeği aldığınız satıcıyla bu hususları baştan konuşun.Epoksi zarar gördüğü takdirde ahşap su almaya başlar ve eğilme şişme gibi sorunlar çıkartır.Üstte de belirttiğim gibi gövde de teak ağacı kullanılmış ahşapları tercih edin.Teak ağacı epoksi zarar görse bile size bakım için oldukça zaman tanır.Hatrı sayılır bir bütçe ayırıp ahşap tüfek almaya karar verdiyseniz bu durumları mutlaka göz önünde bulundurun.Eğer sığ sularda avlanıyorsanız,kara kıyı avı yapıyorsanız ahşap tüfeğe hiç gerek yoktur.


Kabza
Kabzalar genellikle 6,6 naylon malzemeden imal edilirler.

Cam elyafı kullanılarak sertleştirilirler.Değişik sert plastik malzemeler ve ya alüminyumdan imal edilmiş kabzalarda mevcuttur.Tetik mekanizması ve ya kaset sistemi dediğimiz bölüm paslanmaz çelikten imal edilir.Tetik kısmı plastik ve ya metal olabilir.Elcik kısmında kaymayı önleyici maddelerle takviye edilirler.

Üzerinde kaloma misinasını ve ya ipini sabitlemek için modellere göre değişebilen ip tutucu ve ya başka bir ifadeyle ip bırakma aparatı bulunur.Bazı modellerde yuvasına girip çıkan iğne şeklinde,bazı modellerde yana doğru hareket eden çengel şeklinde,bazı modellerde de kalemlerin kapaklarında, gömleğimizin ve ya ceketimizin cebine tutturmamızı sağlayan askılar şeklindedir.Askılı olanların pek kullanışlı olduğu söylenemez.Misina bu kısımda boşalırken ve geri takılırken sürekli sürtünmeden dolayı zarar görür.Bir gün ya şişinizin kaybolmasına ya da büyük bir avın kaçmasına sebep olabilir.Eğer bu şekilde imal edilmiş bir kabza kullanacaksanız aşınan misinayı sürekli yenilemelisiniz.İp bırakma aparatlarının en kullanışlısı tetiğe bağlı olarak çalışanlarıdır.İp bırakma iğneleri ve çengelleri tetiğe basmadığınız sürece sabit kalarak ipi gergin tutarlar.Tetiğe bastığınız andan itibaren boşalarak misinayı serbest bırakırlar.
 

Bir başka husus elciğin şeklidir.Elcik kısmında sadece tek ele göre ayarlanmış tasarımlar bazı durumlarda dezavantaj oluşturabilir.Kara kıyı avlarında suya girdiğiniz yerden sağa doğru avlanacaksanız ve tüfeği sağ elle tutuyorsanız sürekli sıfır noktasını kollayacağınız için zorluk çekersiniz.Tüfeği iki elle kullanmayı öğrenmek lazım.Bazen öyle pozisyonlar gelir ki sol eli kullanmak zorunda kalırsınız.Bu sebeple alacağınız tüfeğin elciği mümkün olduğunca parmak kalıpları olmayan modeller olsun.Çok hafif şekiller sorun yaratmaz.Fakat sağ başparmağınızın etli kısmına göre şekillendirilmiş bir elciği sol elle tutmak oldukça zordur.Buna dikkat edelim.

Şişin kabza yuvasına girdiği bölgede (kabzanın üst kısmı) simetrik iki parçadan oluşan modeller zamanla sıkıntı yaratabilir.Şişi yuvaya oturttuğunuzda şişi bu bölgede tutan tetik mekanizmasının mandalı ve kabzanın üst kısmıdır.Tam şişin üzerinde kalan bu bölgenin zamanla aşınması,ayrılması şişin yuvadan kaçmasına sebep olacaktır.Bu bölgenin tek parça olması gerekir.Kabzanın elciğinin hemen altında bir delik ve ya karabina halkası olur.Hiçbir zaman buraya ip bağlayıp tüfeği bileğinize sabitlemeyin.Kabzanın üst kısmı ne kadar sade ve düz ise o kadar iyi görüş verir.Gövde ve kabza arasında ne kadar açı farkı oluşursa nişan almanız o kadar zorlaşır.Gelelim tetik mekanizmasına;tetik mekanizmasının sessiz çalışması çok önemli.Aynı bölgede avı devam ettirebilmek için her konuda sessizlik gerektiğini söylemiştik.Tetik mekanizmasını da bunun içine dahil etmemiz gerekiyor.Ayrca anlık durumlar içinde de sessizlik gereklidir.Tetiğe bastığınız anda şişin, mekanizmanın şiş tutucu mandalına sürtünme sesi ve hemen akabinde serbest kalan mandalın kaset yüzeyine çarpma sesi gelir.Kaset içerisinde çarpmanın gerçekleştiği yüzeye slikon uygularsanız bu sorunu bir nebze halletmiş olursunuz.İyi mekanizmaları deneye deneye ve ya sora sora öğrenmemiz gerekiyor.Bu işte uzman olanlardan bilgi almaya çalışın,bu tarz insanların deneyimlerinden faydalanın.Zaten deneyimsiz birinin parça birleştirme olayına gitmesini doğru bulmuyorum.Alacağınız tüfekte bunlar hazır bulanacak.Aradığınız özellikleri,ve maddi gücünüzü bir araya getirip bir seçim yapacaksınız.Artık internette her marka ürünün özelliklerini araştırıp bulabiliyorsunuz.Yapmanız gereken bu özelliklerden size ve bütçenize en uygun olanını tercih etmek, bu arada güvenliğinizi de göz ardı etmemek.
Kabzayla ilgili son olarak emniyet sistemine değinmek istiyorum.(S) tüfeğin emniyette,(F) ise emniyette olmadığını gösterir.Bazı modellerde bu kısaltmaları göremeyebilirsiniz.Emniyet sistemleri farklı farklı olabiliyor.Emniyeti uzun süre kullanmazsanız çalışmaz duruma bile gelebiliyorlar.Eğer emniyet alışkanlığını becerebiliyorsanız kullanın.Fakat benim tavsiyem emniyet düğmesini hiç kullanmamanız.Çünkü emin olun güzel bir avla karşılaştığınızda emniyet sisteminin devrede olması aklınızdan çıkıverir ve avınıza tetik düşüremediğinizi farkettiğinizde iş işten geçmiş olur.Ayrıca genel bir alışkanlıktır tüfek emniyetteyken tetiği sürekli yoklarsınız.Sorduğum avcıların çoğu fark etmeden de olsa bunu yaptıklarını söylemiştir.Eğer tüfeği emniyete almayı unuttuysanız bu hareket size kötü sonuçlar doğurabilir.Tüfeği suya girdiğinizde kurun ve sudan çıkmadan önce mutlaka boşaltın.Yanınızda bir arkadaşınız varsa tüfeğinizi ona doğru kesinlikle tutmayın.Tüfeğinizi eliniz kalça hizasındayken taşıyorsanız kendinize çok fazla yakın tutmayın,lastikler dışa doğru dönük olsun.

Kafa

Tüfeğin uç kısmında lastiklerin sabitlendiği ve şişin içerisinden geçirildiği parçaya kafa deriz.Kafalar genellikle cam elyafla güçlendirilmiş naylon ve ya metalden imal edilirler.Sabit ve ya oynar başlıklı değişik modeller görebilirsiniz.
 
Kafaların hemen hemen hepsinde çevirme lastik uygulayabilmek için bir halka mevcuttur.Bu halka sizde her tüfeğe ikinci bir çevirme lastik uygulayabileceğiniz anlamına gelmesin.İkinci lastiği kullanabilmek için gövdenin yapısı önemlidir.Ayrıca bu halkalar tüfeklerin tezgahta sabitlenmesi için de gereklidir.Bazı modellerde bu halka yarım ve çapı çok dardır ve buradan lastiği nasıl geçireceğiniz konusunda düşünmeniz gerekebilir.Çok basit;Çevirme lastiğin tam ortasını işaretliyorsunuz.Bu bölgeye biraz sabun sürüyorsunuz,lastiği elinizle iki taraflı gerdirerek halkanın açık bırakılan yerinden işaretlediğiniz kısmı geçirip salıyorsunuz.Avantajı ise lastiğin sağa ve sola kaymamasıdır.Gerdiğiniz lastiği bıraktığınızda lastik eski kalınlığını alır ve delik içerisinde sıkışır.Kafanın üzerindeki şiş deliğinin, şiş kalınlığından en az 3mm daha geniş olması gerekir.Bu delik dar olursa misina sıkışmasına ve ya kleps takılmalarından ötürü ufak yön sapmalarına sebep olabilir.Ayrıca vida yuvalarının standart olması gerekiyor.Standart olmayan vida yuvaları modifiye işlemlerinde size sorun yaşatabilir.Standart olan lastik yuvalarına birçok lastiği uygulamanız ve denemeniz mümkün olur.Kafa, görüş kalitesi için mümkün olduğunca küçük hacimli ve sağlam olmalıdır.
Kapalı kafaların haricinde açık kafalı dediğimiz tüfeklerde mevcuttur.Açık kafa modellerde çevirme lastik kullanıyoruz..Vida yuvaları bulunan kafa uygulamalı farklı çalışmalarda mevcuttur ama klasik açık kafa şu şekildedir:Tüfeğin şiş kanallı olması gerekir ,kafalı kafadaki gibi şişin etrafını saran bir delik yoktur.Şiş üzerinde bağlı olan misina kafa üzerinde bulunan ip atlatma aparatından geçirilip şişi altına alacak şekilde diğer taraftan geçirilip ip bırakma miline ve ya çengeline,kalomanız iki tur ayarlandı ise tüfeğin uç kısmındaki mandala geçirilir.Tüfeğimiz makaralı ise kalomayı ayarladıktan sonra makaradan gerdirme yaparız. Böylece şiş misina tarafından sıkıldığı için sabitlenmiş olur.Ahşap tüfeklerde bu iş daha da basittir.Her hangi bir açık kafa parçasına gerek duyulmaz.Tüfeğin ucunda bulunan bir ip atlatma parçası yeterlidir..Çevirme lastiğin geçeceği delik ahşap delinerek yapılır.
 
Açık kafalar daha iyi bir görüş sağlarlar.Şişi bütünüyle görebilirsiniz fakat kurulmaları biraz daha problemli olabilir.Özellikle karakıyı avlarında tercih etmemek gerekiyor.

Lastikler , Şiş ve Palamut

Bir tüfeğin performansını belirlemede en önemli husus lastik ve şiş dengesinin iyi ayarlanmasıdır.Dünya üzerinde bu sporla ilgilenenlerin sayısı artıkça ürünlerin kalite ve performansında da hızlı bir gelişme olmuştur.Bu dengeleri orijinal haliyle bizlere sunan birbirinden güzel ürünler bulunmaktadır.Ülkemizde bayiliği olmayan ürünlere sahip olmak biraz teferruatlı bir iştir.Türk markalarının da günden güne kendini yenilemesi ve geliştirmesi bizler açısından oldukça sevindirici bir gelişmedir.Yurtdışından ithal edilen ürünlerle Türk malı ürünleri karşılaştırdığımızda arada oldukça fiyat farkı bulunmaktadır.Bu ürünleri alırken üzerine binen vergi masraflarını da düşünelim.Bu ürün pahalıdır,öyleyse iyidir mantığıyla hareket etmeyelim.Türk mallarına olan talep arttıkça bunu takiben firmaların ürün çalışmaları ve kaliteleri de artacaktır.Kendi mallarımız geliştikçe yurdışından ithal ürünlere de bir yığın para ödemek zorunda kalmayacağız.Temennim budur.O marka bu marka tüfek diyoruz ve ya bu tüfek iyi şu tüfek kötü diyoruz.Tüfeğin üzerindeki lastikleri ve şişi çıkardığımızda geriye sadece kabza,gövde,kafa kalıyor.Bu bölümden beklentilerimiz atış sürati ile ilgili olmamalıdır.Daha önce bahsettiğim gibi sessiz bir atış için iyi bir tetik mekanizması,tüfek boyu ve lastik gücünüze göre sağlam bir gövde gerekli olan unsurlar.Geri kalan ince ayrıntılar kolaylık sağlayan konfor seçenekleridir.İyi bir atış için ise boyu ve malzemesi iyi seçilmiş bir lastik.Elbette bunun içerisine şişi de ekleyeceğiz.
Doğal lateks iyi bir malzemedir.Diğer sentetik materyallerden imal edilen lastikler daha az yorulsa da doğal lateks atış sonrasında kendini toplama açısından,düşük sıcaklıklarda bile üstün performans sağlar.Tek lastik tercihi durumunda daha çok 18,19,20 mm çap,çift lastik tercihleri için 16,17 mm çap iyi bir tercih olur.Aynı boyda ,farklı çaptaki lastikler için şunu söyleyebiliriz.Lastikler inceldikçe ortalama hızlarında ve kınetik enerjilerinde bir düşme söz konusudur.Lastik boyları uzatılarak ve ya kısaltılarak yukarıda verdiğim her çaptaki lastikten performans almak mümkündür.Yakın atışlar için kalın lastik, uzak atışlar için daha ince lastik kullanımı genel bir tabirdir. İnce lastiklerin esneme payı daha fazladır ve şişi daha ileriye sürerler ancak av esnasında uzak ve ya yakın her atışı göz önünde bulundurmamız gerekiyor.Bunun için mümkün olduğunca ortalama bir lastik işimizi görecektir.Tüfeğinize güveniyorsanız lastiklerinizi çekebileceğiniz kadar kısaltabilirsiniz.Lastik malzemesine dikkat edin.Lastikleriniz birkaç denemenizden sonra eski boylarını kaybettilerse performansı düşer. Kendini toplama becerisine sahip doğal lateks lastikleri tercih edin.
 
Kaplinli yani vidalı diye tabir ettiğimiz lastikler piyasada boyları hazır olarak kullanıma sunulmuştur.Bu husus çevirme lastikler içinde geçerlidir.Kaplinli lastikleri alırken tüfeğimizin vida yuvalarına uyumlu olup olmadığına dikkat etmeliyiz.Bazı markaların standart dışı uygulamaları oluyor ve farklı bir tüfekte kullanmanız mümkün olmuyor.Bunun haricinde lastik boyunu kendi isteğinize göre ayarlamanızda mümkün.Bunun için lastiği istediğiniz uzunlukta kestirip kaplin yerine boğma düğümü kullanarak lastiklerinizin uçlarını kapatacaksınız.Boğma lastik yaptığımız da palamutumuz da ip palamut olacak.Boğma lastikler için üretilen uçları bilyalı metal palamutlarda var ancak ahşap tüfeklerde,şiş yatağının zarar görmemesi için ip palamut kullanmalıyız.Metal palamutlar sert malzemeden imal edildiği için lastiğin şişi çekmesi esnasında şiş yatağına sürterek aşınmaya sebep olurlar.İp palamutta böyle bir problem yaşanmaz.Bunun yanı sıra atış sessizliği açısından da ip palamutun avantajlı olduğunu söyleyebiliriz.

Aldığımız tüfekte boğma düğümlü çevirme lastik hazır olarak uygulanmış olabilir fakat bu materyalleri yenilerken nasıl yapılacağını bilmemiz gerekiyor.Lastiğe uygulanan boğma düğümünü başka bir başlık altında fotoğraflı olarak göstereceğim.Lastik boyunu ayarlarken basit bir formül var .Şiş tüfeğin üzerindeyken lastiğin çıkacağı yerden lastiğin geçirileceği çentiğe kadar olan mesafeyi ölçün.Ölçtüğünüz mesafeyi 20 mm lastik için3,4’e,18-19 mm lastikmiçin 3,5’e,16-17 mm lastik için 3,6’ya bölün.Eğer çevirme lastik yapacaksanız bulduğunuz sonucu iki ile çarpın.Çevirme lastikte;lastiğin gövde ve ya kafa deliğinin içinden dönüş mesafesini,.ayrıca boğum mesafesi için birer santim daha eklemeliyi unutmayın.Boğumdan sonra kalan kısım artık kısımdır.Burayı hesabın dışında tutacağız.
Örneğin doksanlık bir tüfeğe 18’lik çevirme lastik yapalım.
Uzunluk:90 cm
Lastiğin geçirileceği gövde genişliği: 3 cm
Boğumlar için ayrılacak pay 1cm x 2=2cm
90/3,5=25,7
25,7x2=51
51+3+2=56 cm
Demek ki basit bir hesapla; 90 lık bir tüfek için gerekli olan lastik uzunluğu 56 cm’dir.Unutmamalı ki bu hesaplar kabaca yapılan hesaplardır.Lastik boyunun hesaplanmasında kullanılan şişin kalınlığı,kullanılan lastiğin malzeme kalitesi hatta yapılacak avın türü bile etkili olur.Bunları sürekli deneyerek tecrübe edinmeniz gerekiyor.
Atış hızını etkileyen bir diğer materyal ise şiştir.6-7 mm arası seçenekler mevcuttur.Daha kalın şişlerde vardır ama genellikle büyük avlarda çok güçlü tüfeklerde kullanılırlar.Şiş içinde en basit anlamda şunları söyleyebiliriz;6 mm gibi ince şişlerin hızları oldukça iyidir.Dezavantajı delme gücünün zayıf kalmasıdır.Büyük avlar için pek tercih edilmez..Şiş çapı kalınlaştıkça delme gücü artar.Fakat şiş kalınlaştıkça kütleside artacağı için daha güçlü lastikler kullanmak durumunda kalacağız.Gövde yapısı güçlü ve uzun tüfeklerde 6,5 ve ya 7 mm şiş kullanmak daha avantajlıdır.
Tüfeklerin sephiyeleri orjinalinde kullanılan şiş kalınlığına göre ayarlanmaktadır.Eğer şiş kalınlığını değiştirirseniz tüfeğin ayarınıda bozmuş olursunuz.Örneğin sephiyesi 6,5 mm şişe göre ayarlanmış tüfeğe 7 mm şiş takarsanız daha hızlı batacaktır.6 mm kullanırsanız havaya kalkacaktır.Daha ince şiş kullandığınızda ağırlık kullanarak problemi ortadan kaldırabilirsiniz ancak daha kalın şişte problem yaratacaktır.Sephiyeyi mümkün olduğunca bozmamaya çalışın.Taş altı avları için kısa şiş ucuna daha yakın kelebekli şişleri tercih edin.Örneğin taş dibinde yatmış olan bir balığa atış yaptığınızda kelebek en kısa sürede açılmış olmalıdır.Kelebek geride ve uzun olursa şişin ucu taşa çarptığında yeterli mesafeyi bulamadığı için açılmayabilir.Buda büyük bir ihtimalle avı kaçırmanıza sebep olur. Şiş alırken kelebeğini kontrol edin.İlk açılması rahat olmalı geriye dayandığında ise kendini hafifçe sıkıştırarak açık kalabilmelidir.

Şişlerde çift kelebek gibi farklı bir seçenekte mevcuttur.Bunun yanında slip-away dediğimiz ucu şiş gövdesinden ayrılabilen şişler büyük avlar için oldukça kullanışlıdır.Büyük avlarda şiş kırılma sorunu ortadan kalkıyor ama bu şişleri herhangi bir sert zemine çarpmadan çok dikkatli kullanmak gerekiyor.
 
Palamutumuz ip palamut ise güldikeni dediğimiz şişleri kullanıyoruz.Çentikli şişlerle ip palamut kullanmak mümkündür ancak en ufak bir kaydırmada ip hasar görür ve kopar.Güldikeni şişlerin başka bir avantajı darbelere karşı daha dirençli olmalarıdır.Çentikli şişler herhangi bir sebeple esnedikleri takdirde daha çabuk kırılırlar.Avlarda çoğumuzun başına gelmiştir.İri balık şişle beraber gider ve şişi iki kaya arasına sıkıştırırsa şiş esnemeden dolayı kırılır.Düşük bir olasılıktır ama başınıza gelebilir.
 
Şiş satın alırken tüfeğinizin tetik mekanizmasıyla uyumlu olup olmadığını kontrol edin.Bazı şiş yatakları her modele uymayabiliyor.Paslanmaz krom kaplamalı modeller daha kullanışlıdır.Sürekli şiş bakımı yapmak zorunda kalmazsınız.Çok iyi bilinen birkaç markanın şişlerinde bile bu problem yaşanmaktadır.


Makara

Makaralar genellikle alüminyum ve plastikten üretilir.Büyük balıklar için kullanılması gereken bir malzeme olarak görülür ancak makara sadece büyük balıkların avlanmasında kullanılan bir malzeme değildir.Aynı zamanda bir rehberdir.Derin avlarda şişiniz olur olmaz yerlere takıldığında ipi takip ederek şişinizi kolayca bulabilirsiniz.Aynı durum bulanık ve akıntılı sular içinde geçerlidir.

Makarayı tanımayanlar için yanlış bir kanıyı da düzeltmek istiyorum. Makara atış esnasında şişin daha uzağa gitmesi için tasarlanmış bir malzeme değildir.Şişe bağlanan misina tüfek üzerinde iki tur kaloma yapılır.Misinanın sonu makara ipine bağlanır.Şişin menzili kaloma yaptığımız misina kadardır.Büyük bir balığı avladığınızda onu çok sağlam bir yerinden vuramadıysanız 4-5 metrelik mesafede durdurmak mümkün olmayacaktır.Burada makara devreye girer ve balığı kısıtlı bir mesafede yormamız için size fırsat tanır.Bazen vurduğunuz balık taş altına kaçar ve ya taşlara dolanır. Yeterli oksijeniniz kalmamışsa yukarı çıkmak durumunda kalırsınız.Tüfeğinizde makara olmadığını farzederseniz bu gibi durumlarda tüfeğinizi bırakmak durumunda kalırsınız.Bundan sonrası artık balığın insiyatifindedir.Tüfeğinizi kaybetme olasılığı da mevcuttur.İri bir balık tüfeğinizi çok rahat sürükleyebilir.
Makaranın iyi çalışması gerekir.Sıktığınızda ipi geri vermemelidir.Gevşetirken de doğru orantılı bir şekilde ipi kademe kademe bırakmalıdır.Gevşetme durumunda ince ayar sağlayamayan bir makara balığı yorma da problem çıkarır.Makara saracağımız ip mesafesi en az 30-35 m olmalıdır.Makaraya saracağınız maksimum ip mesafesinde kullanacağınız ip kalınlığıda önem arzeder.İnce ip sararsanız ipi daha uzun tutabilirsiniz.Özel avların dışında 1,5 mm ile 2 mm arasında ip kalınlığı iyidir.Tüfeğinize sonradan makara takacaksanız alacağınız makaranın tüfeğinizle uyumlu olup olmadığını kontrol ediniz.

Kaloma misinası

Klipsler

İp palamut için kullandığımız içi ipek,dışı örgü bir tür ip

Lastik boğma düğümünde kullanılan dışı mumlanmış siyah ip
2) Havalı Tüfekler

Ülkemizde havalı tüfeklerin yaygın kullanımı olmadığı için teknik özelliklerine girmeden avantajlarından ve dezavantajlarından bahsedeceğim.Sadece şunu belirteyim;lastikli tüfeklerden farklı olarak lastik yerine piston ve pompa sistemi mevcuttur.Şiş muşta yardımıyla yatağına oturtularak atışa hazır hale gelir.Şişin oturtulması esnasında sıkıştırılan hava lastik görevini görerek şişi ileriye iter.Yakın atışlar da oldukça avantaj sağlarlar.Biraz gürültülü çalışmaları uzak atışlar için dezavantajdır.

Bir sonraki konumuz “Balık İpi,Bıçak,Şiş kakıcı,Dalış Şamandıraları ve Dalış Saatleri.”.
Saygılarımla

O.Alpay ZİYANSIZ

Popüler Yayınlar

SİTEMİZ FAYDALIMI SİZCE

Etiketler

ağırlıklar (1) AKYA BALIĞI AVI (1) alabalık avcılığı (2) Alabalık Nasıl tutulur (1) Alabalıklar ve Avcılığı (1) alüminyum folyonun yararları (1) AMATÖRLERE ÖĞÜTLER (1) AMATÖRÜN OLTA MALZEMELERİ (1) AY VE BALIKÇILIĞA DAİR II (1) Ay ve Balıkçılık (1) bağlama teknikleri görsel (1) bağlama teknikleri site (1) balığa göre (2) balığa göre takım ve yem şeması (1) balık anatomisi (1) Balık Avcılığı (1) BALIK AVI TAKVİMİ (1) balık avı yeri (1) BALIK AVLAMA YÖNTEMLERİ (1) balık çeşitleri (2) balık çeşitleri resimli (2) balık olta takımları resimli (2) Balık tutmak için en iyi 10 nokta (1) balıkcılık düğümleri (1) Balıkçılık Malzemeleri üreticileri (1) Bırakma takım (1) Boğazda rapala avcılığı Amatörce (1) canlı yem takılışı (1) çapari takımı (1) çapari tüyü (1) çapari yapımı (1) çapariler (3) Çinekop nasıl avlanır (1) Çinekop Avcılığı Ve Takım Şekiller (1) çinekop avı ve takımı (1) Çinekop nasıl avlanır ? (1) çinekop oltası videosu (1) çipura (1) ÇİPURA Balığı Av Teknikleri (1) ÇiPURA Balığının Avlanımı (1) deniz balıkları (1) denizcilik terimleri (1) DENİZDE DOĞAL YEMLER (1) Denizde Kurşun Kullanımı (2) Denizlerimizde Görülen Balıklar ve Avlanma Teknikleri (1) derinsu (1) Dip oltası (Bilyeli boncuklu üçlü fırdöndülü) (1) dip takımı yemli mantarlı (1) DÜĞÜM ÇEŞİTLERİ (1) düğümler (2) eşkina (1) EŞKİNA (TAŞ BALIĞI) AVI VE TEKNİKLER (1) fırdöndü bağlama resimleri (1) fırdöndü düğümü (1) fırdöndüler (2) fly ile (2) FLY-FISHING (6) gece avında ışık? (1) hangi balığa hangi iğne (2) hangi balık nasıl avlanır (1) Hangi balık Nasıl takım Ne tür yem (1) HIRSIZ İĞNELİ ZOKA. (1) http://www.facebook.com/pages/Olta-ile-balik-avi/172110676151569 (1) iğne (2) iğne anatomisi (1) İĞNE BAĞLANMASI (1) iğne boyları (1) iğne çeşitleri (1) iğne hakkında herşey (1) iğne katalogları (1) iğne seçimi (4) İğne ve Fırdöndü Düğümleri. (1) iğneler (1) istanbul balıkları (1) İstanbul Boğazı kıyı rapala avcılığı taktikleri (1) İstanbul'un balık avı adresleri: (1) İSTAVRİT ÇAPARİSİ NASIL YAPILIR VE BALIK NASIL AVLANIR (1) KADİFE BALIĞI VE AVI (1) kamış seçimi (1) Kamışla Fırlatma Teknikleri (1) karagöz (1) KARAGöZ AVCILIĞI (1) karagöz yemi (1) kefal (1) KEFAL AVCILIĞI (1) Kıyı ve tekne için takım önerisi... (1) Kıyıdan Asansör Sistemi ile Lüfer Avı. (1) Kıyıdan Kaşıkla lüfer avı ve Teaser takımı (1) Kıyıdan Levreğe At Çek (1) Kıyıdan Sahte Yemler Kullanarak At - Çek Tekniğiyle LEVREK Avı (1) Kiyidan At-Çek (1) Kullanılan yemlerin etkilerini arttırma yöntemi (1) KURŞUNLAR (1) levrek (1) levrek av sahte yemleri (1) Levrek Avcılığı ve takım şekilleri (1) Levrek Avı (3) LEVREK AVI (2) levrek avı kaşıkla (1) LEVREK BALIĞI AVI (1) LEVREK Balığı ve Av Teknikleri (1) Levrek Balığını Tanıyalım Avlayalım (1) levrek nasıl yakalnır video (1) Levrek Sahteleri (1) lüfer (2) lüfer avcılığı (1) lüfer avı olta takımları (1) lüfer avı teknikleri (4) Lüfer Balığı (Pomatomus saltatrix) nın Özellikleri (1) LÜFER Balığı ve Av Teknikleri (1) lüfer nasıl avlanır video (1) lüfer olta takımları (1) lüfer takımı mantarlı (1) lüfer1 (1) MAKİNE SEÇİMİ (1) marmara balık av takvimi (1) Marmara'da lüfer avı (1) Marmarada Lüfer Avı (1) mavruka (1) mavrukalı köstekli takım resmi (1) mavrukalı takım (1) mercan balığı (1) Mezgit Balığı Avlanma Yöntemi (1) mırmır (1) MIRMIR – ISPAROZ - SARPA AVI TEKNİKLERİ (1) MIRMIR AVI VE TEKNİKLERİ. (1) mırmır oltası videosu (1) misina (2) Misina Bağlama (1) misina bağlama resimleri (1) Misinada renk ve özellik seçimi (1) MİSİNALAR (3) misinalar hakkında bilgi (1) Nasıl Monte Edilir ve Kullanılır? (1) Oklava ile lüfer avı (1) Olta Bağlama ve İğne Seçimi (1) Olta balıkçılarına 5 cazip adres (1) olta balıkçılığı herşey (1) Olta Çeşitleri Ve Malzemelerimiz (1) Olta Hazırlama çeşitleri (1) Olta ile Lüfer Avcılığı (1) Olta ipleri Ve Türevleri (1) OLTA KUTUSU (1) Olta Makine Parçaları (2) Olta Makinesi Bakımı (1) Olta Malzemeleri ve Genel Tanımları (2) OLTA TAKIMLARI (1) OLTA TAKIMLARI VE BEDENLER (1) Olta Takımları ve Uygulamaları (2) Olta Yapımı ve Çeşitleri (1) oltalar ve bedenler (1) ortasu (1) ÖKSÜZ BAĞI KÖSTEĞİ (1) PALAMUT-TORİK AVI (1) Paraketa (parekete) ile balık avı (1) Rapala (1) rapala avcılığı taktikler (1) Rüzgar Nedir? (1) SAHTE YEMLER (3) Sahte Yemlerle Kıyıdan At-Çek Tekniğiyle (1) Sarkıtmalar (1) sarpa (1) Savurma Dip Takımları (1) SAZAN AVCILIĞI (2) Sazan Avcılığında Kullanılan Yeni Donanımlar (1) sazan avı teknikleri (1) Sazan Avına Hazırlık (2) Sazan Gezer Takım... (1) sazan için harıka bir yontem (1) Sazan Nasıl Tutulur (1) sazan takımları (1) seyirtme ve iskandil kalıpları (2) sırtı ile Palamut ve Akya avı için olta şeması (1) Sıyırtma Düzeneği Görseli (1) sinarit (1) sinarit balığı (1) sinek (1) Spirolino Nedir (1) suni yemler (1) Surf kamışlarının özellikleri (1) suüstü (1) şamandıralar ve özellikleri (1) şamandıralı beden takımı (1) takım (1) takım resimleri (6) takım resimleri genel (1) Tatlı su levreği avı (1) TURNA BALIĞI (1) turna balığı avcılığı (1) turna vcılığı (1) uygun rapalalar (1) uzun olta (1) yakamoz (1) YAYIN BALIĞI AVI (2) yem (1) yem çeşitleri (1) YEMLEME/MAZMUZ (1) YEMLİ OLTA İLE KIYIDAN LEVREK AVCILIĞI (1) Yo-Zuri (1) Zargana avı teknikleri (1) zargana oltası yapım videosu (1) ZIPKIN AVCILIĞI (8) Zoka (1) Zoka Dökümü (1) zoka veya kursun dökmek (1) ZOKALI AVCILIK (1) zokalı lüfer takımı (1) zokalı takım avı (1) zokalı takımlar (2)